top of page

Kurtlar Kadar Güçlü Bir Sezginin Peşinde.

  • Yazarın fotoğrafı: Sara
    Sara
  • 29 Kas 2024
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 20 Ara 2024

Clarissa P. Estes’in Kurtlarla Koşan Kadınlar kitabı bu yazımda konuğum olacak. Estes’i kitaplarından tanısam da kadınların psişelerini uyandırma tutkusunu anlattığı hikayelerle otantik bir şekilde ifade etmesi onunla aramda özel bir bağ kuruyor. Bu yakınlık hissi çocukluğumdan beri yazdığım hikayelerle kız kardeşlerini uyandırma arzumla gelen bir sezgi.


Kitap okunmak için defalarca ele alınan, yarıda bırakılan, anlaşılması adına gruplarla okulan kült bir eser. Kadınlara sezgileri ile bağlantıya geçmeleri ve psişelerinin gücünün farkına varmaları adına hikayeler anlatıyor. Her bir masalı da Jungian ve zengin deneyimleri ile yorumluyor.

Şimdilerde bu kitabı bir grupla yeniden okumaya başladım. Bu yazımda, geçtiğimiz hafta erginlenme sürecinde bir kadının hazinesi olan sezginin tekrar ele geçirilmesi üzerine okuduğumuz hikayedeki notlarımı paylaşmak niyetim.

Kahramanın adı Vasilisa. Küçük yaşta annesini kaybetmiş ve üvey annenin kız kardeşlerinin zulmüne maruz kalmış ve sonunda da temiz kalbi bir süre cesur attığı adımlarla yolunu bulmuş bir karakter.

Okurken kendimi Vasilisa yerine koyup okuduğumda hayatımdaki fazla iyi anne, Baba Yaga, küçük vahşi anneler hemen belirdi. Hal böyle olunca bu erginlenme yolculuğunu sistematik bir şekilde algılayan zihnim bunu derleyip toplayıp, süreç adımlarına aktarıp kız kardeşlerime anlatmaya koyuldu. Yani hikaye aynı yerden devam….


Kurtlar kadar keskin bir sezgi, iç ses, iç görü için….

-          Herkese çok iyi demeyi bırak, kimseyi gözünde büyütme ve idealleştirme,

-          Birilerinin seni korumasına, seni gözetmesine, senin yerine bir şeyleri üstlenmesine gerek yok. Başın yeterince okşandı, yeterince o sıcacık anne kucağında kaldın artık sorumluluğunu al,

-          Aşırı uyumlu olmayı bırak, beğenilmek ve kabul edilmek ihtiyacın sana dışarıdan verilmeyecek. Bu seni sadece dışa bağımlı yapar, kendinle olan bağını kopartır.

-          Benliğinin şu ana kadar dışladığın, bir diğerine projekte ettiğin kibirli, öfkeli, kıskanç, tahammülsüz yanlarına bakmaya cesaret et, onlarla barış, bütünleş ve güçlerini al.

-          Duygularına sahip çık, görünmez olan duygularını görünür kıl, onları konuş, ifade et, haykır.

-          Ara ara içinde kaldığın zor durumlarda çözümü bir diğerinde bulmak yerine üst benliğine sor ve yanıtı bekle. Sorduktan sonra sırtını yasla ve gelen yanıta kulak ver. Yanıt bazen doğadan, bazen dışarıda gördüğün bir levhadan, bazen rastgele duyduğun bir şarkı sözünden gelecek. Hatta bazen bir çocuktan bazen yolda yayından yürüyerek geçen bir yabancıdan veya rüyanda sana gelecek. Çünkü sezgi ona kulak vermenden beslenir.

-          Hayatında karşına zor insanlar, zor durumlar, tuhaflıklar çıkacak, bunlarla yüzleş ve içindeki “o çok iyi biri” diyen kadının ölmesine izin ver.

-          Karşına büyük bir güç çıktı ise ona saygı duy, çünkü bu gücün bir kısmı bir süre sonra sana geçecek. Burada dayan ve öğren. Burada kalmak psişendeki vahşi güçlerle bütünleşmene hizmet edecek. Bu kişiler veya durumlar ruh evinin düzenlenmesi için senin öğretmenlerin. Benim çoğu zaman sevgilililerimdi.

-          Buradaki deneyimlerini yaz, derle topla, dersler çıkart.

-          Ölen şeylerin gitmesine izin ver ki yenileri doğabilsin

-          Döngülerinin farkında ol

-          Olayları, durumları gözlemle, daha çok dinle, daha çok yorumsuzca bak.

-          Dostlarını ve sevgililerini akıllıca seç. Sana güçlü sorular sorup seni içine döndüren ve cevapları sana buldurtan dostlara yer aç hayatında.

-          Kendine sürekli ne istiyorum, ihtiyacım ne diye sor, her an her durumda, evet hayır cevabından önce ilk sorular bunlar olsun.

-          Hayatında sana yol gösteren rehberlerin olsun, seni cesaretlendiren, sana kendini hatırlatan, yarattığında seninle sevinen..

 

 
 
 

Yorumlar


bottom of page